13.4.09

Oyun..

Gene aynı kapıdan içeri girdi, aynı şekiLde.. Uzun zamandır hiçbi farkLıLık yoktu bu rutinde.. Ama bu sefer öncesi daha karışıktı.. NooLmuştu?? HatrLamıyodu.. Sanki o andan öncesi yoktu.. Direkt o kapı.. Ve o yer..
Her sabah aynı şeyLer oLurdu asLında.. "Günaydın" "Günaydıııınn.." "Kaçta yattın?? Aa ben de.." Bu sefer biraz farkLı gibiydi ama.. Ebedi bi uyku hakimdi beynine, tam aLgıLayamıyodu çevrede oLan biteni biLe.. BazıLarı seLam veriyodu.. Geçti yanLarından, her zamanki yerine her zamanki şekiLde oturdu.. Ve başı istemsiz oLarak masaya düştü.. Uykuya yenik düşmüştü.. Ve az önce kendi işiyLe uğraşan biçok insan, etrafına topLandı birden.. GözLeri uykuyLa beraber kapanmasına rağmen onLarı görebiLiyodu.. BazıLarının kendi araLarında fısıLdaşmaLarı hariç herkesteki ebedi sessizLiği görüyordu.. Yadırgadı önce, sorna hepsinin gözLerinden yaşLar süzüLmeye başLadı.. Daha nooLduunu anLayamamıştı, ama o da bi anda ağLamaya başLadı.. Bu araLar çok sık boşanıyodu zaten gözLerinden yaşLar, ama bu bi garipti.. TopLu bi ağıt gibi.. Birden konuşmaya başLadı.. Bi yandan makyajından doLayı gözünü büyük bi yapayLıkLa siLenLer, bi yandan saLya sümük ağLayanLar.. Bu farkLıLığı daha önce de farketmişti asLında, ama hepsini bu kadar sevdiğinin farkında değiLdi daha önce.. BişiyLer payLaşmanın güzeLLiği sanırım, gözyaşLarını payLaşıyoLardı..!!
Ve anLatmaya çaLıştı.. Hüznünün, asLında mutLuLuğunun nedenini.. Bütün gece tek damLa uykunun gözüne girmemesinin nedenini.. Ama hayır, bunu anLatmıyodu.. O kadar basit şeyLer anLatıyodu ki, durumLa aLakası oLmayan şeyLer.. O biLe şaşırmıştı.. Ama hepsi anLıyodu..!! Garip bi şekiLde, ağzından döküLen keLimeLere şifre muameLesi yapıyoLardı.. Birden, hepsi bir ağızdan yorum yapmaya başLadıLar, bunca zaman sabırLa dinLiyen ağızLar.. KonuşuyoLardı, ama o ne dedikLerini tam seçemiyodu.. Giderek şiddetLendi ses.. Beyninin içinde çınLayan bişeye dönüştü.. AnLam veremiyodu, ve o anLamLandıramadıkça daha da rahatsız ediyodu ses, artarak geLiyodu kuLağına.. Her ne kadar bu sesten bu kadar rahatsız oLduysa da, huzur verici bişiy vardı sanki seste, ona uLaşmak istedi bi an.. Sanki o sesin kaynağını buLabiLirse, tüm bu aptaLLıktan, tüm bu aptaLLardan kurtuLabiLicekti.. Ve gözyaşLarı yüzünde dondu kızın.. Artık kararLıydı, kurtuLucaktı burdan..
Onu izLeyen bi çift gözü gördü, güLümsedi, ve kayboLdu küçük kız, yüzündeki kocaman güLümsemeyle birLikte..

Uzandı teLefonuna, bu sefer anında buLamadı teLefonunu.. YatağıyLa komidinin arasında duran iki ayakkabı kutusunun üstünde dururdu her zaman teLefon, ama kutuLardan birinin yeri değiştiği için eLini daha da indirmesi gerekti.. Zaten zihni tam açıLmamıştı, tam aLgıLayamadı biLe asLında, ama eL yordamıyLa buLdu sonunda.. Kapağını açmak için buLmaktan daha büyük çaba sarfetti, eLLeri tutmuyodu yine.. Gücü yoktu sanki.. Ama zihninde çınLıyan sesi duymaktansa, tüm gücünü bu basit iş için harcıyabiLirdi.. TopLadı kendini, açtı kapağı.. Ama haLa gözLerini açamadığının farkına vardı, sonra zor da oLsa tek gözünü açtı.. Ve "erteLe" düğmesine bastı.. "9 dakika sonra tekrar çaLıcaktır" iLetisini gördkten sonra daha bi rahatLadı, koydu kafasını yine yastık oLmayan yatağına.. Biraz daha uyumak için neLer vermezdi asLında.. Zaten uykuyu seven bi insandı sabahLarı, ve şimdi sadece bikaç saatLik uykuyLa (son baktığında 4.17ydi, hatırLıyodu..) hayata başLamak zor oLucaktı onun için.. Bi de pazartesiydi, o günü zor geçirdiğinde haftasonunu hiç göremiycek gibi hissederdi.. Ve bugünkü sahnesinden feragat etti..
Figüran oLduğu oyunLar onun için önemLi değiLdi zaten, diğerLerinin oyuncuLuğunu takdir etmesiyLe ne kadar mutLu oLabiLirdi ki? Nası oLsa o sahnede hiçbi zaman başroL oLamıycaktı.. Çünkü istemiyodu.. İsteseydi en azından bi yardımcı oyuncuLuk aLırdı, ama kaLitesiz tiyatroLarda şanının duyuLmasını istemiyodu.. İnsanLar oyuncuLuğa değL şana önem verirdi çünkü, ve o kötü anıLmak istemiyodu.. Çünkü kendi sahnesinde, tüm sevdiği, işinin ehLi oyuncuLarLa birLikte oynamaktan hoşLanıyodu.. BeLki büyük bi yer değLdi bu sahne ama, sıcaktı.. Herkesin izLeyip, oyun bitince mırıntıLanmaLarLa evLerine dağıldığı değL, herkesin oyundan sorna seni tebrik ettiği, bazıLarının seninLe sahneye çıkmak için sıcacık tekLifLer sunduğu bi yerdi burası.. Ve mutLuydu orda.. OyuncuLuğa ters miydi yoksa sıcakLık? Hayır ya, niye oLsundu ki.. O mutLuydu hem.. Oyun bittiğinde onu sadece sahnedeki adıyLa değL, gerçek adıyLa çağıranLar da vardı sonuçta.. Ama bugün istemiyodu.. Ne sahneyi, ne kendi ismini.. Bugün tekbaşınaLık istiyodu, zaten bahanesi de vardı, hastaydı.. Akşam uyuyamamasını bunu bağLıyabiLirdi rahatLıkLa.. BeLki bu sefer "ne zorun vardı da geç yattın" diyen biriLeri oLmazdı.. BeLki.. Ve üstüne bişeyLer geçirip, hocasının odasına gitti; o sıcacık, ama hep çekindiği hocasının.. Evet, kuListe kaLıyordu.. Yoksa roLüne adapte oLamıycağından çekinirdi hep, orası güzeLdi bu yüzden.. Ve kuListe rahattı, çoğu zaman roLünü ezber etse de, kendisi oLabiLiceği bi yerdi.. Ve iznini aLdı, anLardı zaten hocası düzgün roL yaptıktan sonra.. Evet, oyuncuLuğun güzeL yanı buydu sanırım.. İşinin ehLiLeri hep kendini insan sarrafı sanarLar, ama sen de iyiysen işinde, onLarın sarrafLıkLarına gerek yoktur..

Neyse.. ÖyLe başLamıştı işte onun da günü.. Ne kadar önemLi benim için, emin değiLm.. Oyuncunun teki işte!!

2 rapor sunumu..:

Adsız dedi ki...

Oysa tek başıma da olsam bu koltuklarda, kendi oyunumdan kaçıp izleyebilirim, izninle, senin oyununda yardımcı rol alabilirim..

böyledir çünkü, herkes kendi oyununu oynarken bazen başrolden daha önemli olur bazı karakterler. Veya başrol paylaşılır. Onlarla birlikte güzeldir oyun, monolog yapmanın pek bir önemi yok hayatta..

bazıları oyununu oynarken maske takmayı tercih eder, "maske takmak zor birşey değil" dediler bana da, istemedim ama. Bu oyunu oynuyoruz, ama rol yapmıyoruz, tek farkı bu. Beni olduğum gibi görsünler. Adıyla çağırılmak, işte bu!

olur ya, "oyunculuktan çıkarız" zaman zaman, kendi içimize döneriz, veya oynamak istemeyiz bazı günler... emin ol, sahnedeki arkadaşlarının birlikteliği seni kendine getirecektir o gün, ne olursa olsun oyununa devam et.

derken, mesajın geldi.. (: sen hep cicisin ki zaten, bitanem.. (:

öyle yani, sohbet edercesine, yazasım var sayfalarca, dün de vardı, beceremedim.. seviyoruz karakterini, aylin'i, seni.. lütfen inme o sahneden ve hep yanımızda dur.. (:

JesstieL dedi ki...

(: Hep yanındayım bitanem, kaLbinde..

Sahnemiz bizim zaten, dostLarımLa canımızı dişimize takarak kurduumuz bi sahne, yardımcı roL diye bişiy yok, ya da seyirciLik.. (: Beraber oynuycaz bu oyunu.. Bazen bizim de oyunda oLmamıza aLdırmadan sufLeLer vericez birbirimize, doğaçLama oynuycaz çünkü bu oyunu.. İçimizden geLdiği gibi.. Ve birbirimizi her takıLmada kurtarıcaz.. İşte o zaman oyun oLmuycak.. (:

Bi yoruma ne kadar mutLu oLunur biLmiyorm, ama sanırım bu kadar.. (:

Sahnemi terketmene izin vermiycem ama.. :D NooLursa oLsn "show must go on.." diyip çekicem koLundan.. (:

İyi ki varsın.. Bitanemm.. (:

Yorum Gönder